18 dakika okuma süresi (3620 kelime)

Parselasyon Planı Nedir? Veya Ne Değildir?

makale_teknik_2

Parselasyon Planı ile ilgili bilgilerimizi ve mevzuatın öngördüğü işleyişi doğru analiz etmemiz gerekmektedir. Konunun meslek disiplinimizce yeniden ele alınması ve tüm yazılanların ışığında doğru bir işleyiş modelinin oluşturulması, soru işaretlerinin kaldırılması gerekmektedir. (Revizyon 20.01.2025)

PARSELASYON PLANI NEDİR?

Parselasyon Planı kavramı genellikle 3194/18.madde uygulamaları ile birlikte anılan bir kavramdır. Peki, esasen Parselasyon Planı nedir?

Parselasyon Planı kavramını doğru olarak anlamak için öncelikle Uygulama İmar Planı kavramını doğru anlamak gerekir.

Bunun içinde mevzuatların yürürlük tarihleri itibariyle bir irdeleme yapmak gerekir.

09.05.1985 tarih 18749 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 5. Maddesinde (Orijinal Metin) Uygulama İmar Planı;

“Uygulama İmar Planı; tasdikli hâlihazır haritalar üzerine varsa Kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plandır.”

Şeklinde tanımlanmıştır.

              02.11.1985 tarih 18916 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren mülga İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in 3. Maddesinde (Orijinal Metin) Uygulama İmar Planı;

“Uygulama imar planı: Tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plandır.”

Şeklinde tanımlanmıştır.

              14.06.2014 tarih 29030 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren ve halen yürürlükte olan Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 4.maddesinde (Orijinal Metin) Uygulama İmar Planı;

“k) Uygulama imar planı: Nazım imar planı ilke ve esaslarına uygun olarak yörenin koşulları ve planlama alanının genel özellikleri, yapının kullanım amacı ve ihtiyacı, erişilebilirlik, sürdürülebilirlik ve çevreye etkisi dikkate alınarak; yapılaşmaya ilişkin yapı adaları, kullanımları, yapı nizamı, bina yüksekliği, taban alanı katsayısı, kat alanı kat sayısı veya emsal, yapı yaklaşma mesafesi, ön cephe hattı, ifraz hattı, kademe hattı, ada ayrım çizgisi, taşıt, yaya ve bisiklet yolları, ulaşım ilişkileri, parkları, meydanları, kentsel, sosyal ve teknik altyapı alanlarını, gerektiğinde; parsel büyüklükleri, parsel cephesi ve derinliği, arka cephe hattı, yol kotu ve bu kotun altındaki kat adedi, bağımsız bölüm sayısı gibi yapılaşma ve uygulamaya ilişkin kararları, uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren ve varsa Kadastral durumu işlenmiş olarak 1/1.000 ölçekte onaylı hâlihazır haritalar üzerinde, plan notları ve ayrıntılı raporuyla bir bütün olarak hazırlanan planı,”

Şeklinde tanımlanmıştır.

              Uygulama imar planlarının hazırlanması ve kesinleşme süreci ise 3194 sayılı İmar Kanunu’nda (Orijinal Metin);

Planların hazırlanması ve yürürlüğe konulması

MADDE 8. — Planların hazırlanmasında ve yürürlüğe konulmasında aşağıda belirtilen esaslara uyulur.

a) Bölge planları; sosyo-ekonomik gelişme eğilimlerini, yerleşmelerin gelişme potansiyelini, sektörel hedefleri, faaliyetlerin ve alt yapıların dağılımını belirlemek üzere hazırlanacak bölge planlarını, gerekli gördüğü hallerde Devlet Planlama Teşkilatı yapar veya yaptırır.

b) İmar Planları; Nâzım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nâzım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır. Belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe girer. Bu planlar onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde bir ay süre ile ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisi onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar.

Belediye ve mücavir alan dışında kalan yerlerde yapılacak planlar valilik veya ilgilisince yapılır veya yaptırılır. Valilikçe uygun görüldüğü takdirde onaylanarak yürürlüğe girer. Onay tarihinden itibaren valilikçe tespit edilen ilan yerinde bir ay süre ile ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. İtirazlar valiliğe yapılır, valilik itirazları ve planları onbeş gün içerisinde inceleyerek kesin karara bağlar.

Onaylanmış planlarda yapılacak değişiklikler de yukarıdaki usullere tabidir.

Kesinleşen imar planlarının bir kopyası, Bakanlığa gönderilir.

İmar planlan alenidir. Bu aleniyeti sağlamak ilgili idarelerin görevidir. Belediye Başkanlığı ve mülki amirlikler, imar planının tamamını veya bir kısmını kopyalar veya kitapçıklar haline getirip çoğaltarak tespit edilecek ücret karşılığında isteyenlere verir.”

Şeklinde anlatılmıştır.

              02.11.1985 tarih 18916 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren mülga İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in 14. Maddesinde (Orijinal Metin);

“Belediye ve mücavir alan sınırları içinde; belediye meclislerince aynen veya değiştirilerek onaylanıp yürürlüğe giren imar planlan Belediye Başkanınca mühürlenir ve imzalanır. Mühür ve imza süresindeki gecikmeler, imar planının tatbikatını engelleyemez.

Belediye Meclislerince uygun görülmeyen imar planı teklifleri gerekçeleri belirtilmek suretiyle, Belediye Başkanlığınca 15 gün içinde ilgilisine yazı ile bildirilir.

Belediye ve Mücavir alan sınırları dışında; il idare kurullarınca karar verilen imar planları Valilikçe uygun görüldüğü takdirde onaylanarak yürürlüğe girer.

Valilikçe uygun görülmeyen imar planı teklifleri gerekçeleri belirtilmek suretiyle 15 gün içinde ilgilisine yazı ile bildirilir.

Onaylanmış planlar; Onay tarihinden itibaren ilgili idarece herkesin görebileceği şekilde ilan yerlerinde asılmak ve nerede nasıl görülebileceği mahalli haberleşme araçları ile duyurulmak suretiyle 30 gün süre ile ilan edilir. 30 günlük ilan süresi içinde planlara itiraz, ilgili idare nezdinde yapılır.

Belediye ve mücavir alan sınırlan içinde kalan yerlerde; Belediye Başkanlığınca Belediye Meclisine gönderilen itirazlar ve planlar, Belediye Meclisince 15 gün içinde incelenerek gerekçeleri de belirtilmek suretiyle kesin karara bağlanır ve karar tarihinden itibaren 15 gün içinde Belediye Başkanlığınca ilgilisine yazı ile bildirilir.

Belediye ve mücavir alan sınırlan dışında kalan yerlerde; Valiliğe yapılan itirazlar, Valilikçe 15 gün içinde incelenerek gerekçeleri de belirtilmek suretiyle kesin karara bağlanır ve bu tarihten itibaren 15 gün içinde Valilikçe ilgilisine yazı ile bildirilir.”

Şeklinde hükümler kurulmuştur.

Ayrıca, 02.11.1985 tarih 18916 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren mülga İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in 20. Maddesinde (Orijinal Metin);

“Plan revizyon ve ilaveleri de bu bölümdeki esaslara tabidir.”

Hükmü getirilmiştir.

14.06.2014 tarih 29030 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren ve halen yürürlükte olan Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 32. Ve 33.maddelerinde (Orijinal Metin);

Planların onaylanması ve yürürlüğe girmesi

MADDE 32 – (1) Çevre düzeni planı, nazım imar planı ve uygulama imar planı ile bu alanlara ilişkin revizyon, ilave ve değişiklikler idarelerin karar mercilerince onaylanarak yürürlüğe girer. Ancak uygulama imar planı kesinleşmeden imar uygulaması yapılamaz.

(2) Mekânsal planlar ile bu planlara ilişkin revizyon, ilave ve değişiklikleri ilgili mevzuatı doğrultusunda karar almaya yetkili mercilerce onaylanmadan önce Bakanlık sistemi üzerinden Plan İşlem Numarası alınması zorunludur.

(3) Çevre düzeni planlarının kesinleşmeyen kısımlarını kapsayan imar planları onaylanmaz.

(4) Plan onaylamaya yetkili idarelerin karar mercilerince uygun görülmeyen imar planı teklifleri gerekçeleri belirtilmek suretiyle idarelerce otuz gün içinde ilgilisine yazı ile bildirilir.

(5) Planlar plan notları, plan raporları ve ekleriyle birlikte onaylanır. Onay metninde açıkça belirtilmese dahi plan raporu ve diğer eklerin plan paftaları ile birlikte onaylandığı kabul edilir.

(6) Kesinleşen planların her bir paftasının önyüzüne Plan İşlem Numarası ile onay tarih ve sayısının yazılarak mühürlenmesi zorunludur.

Planların ilanı, itirazlar ve kesinleşmesi

MADDE 33 – (1) Çevre düzeni planı ve imar planları onaylandığı tarihten itibaren en geç on beş iş günü içinde otuz gün süreyle herkesin görebileceği şekilde idarelerce tespit edilen ilan yerlerinde asılmak suretiyle ve idarelerin internet sayfalarında eş zamanlı olarak ilan edilir.

(2) İmar planlarının nerede ve nasıl görülebileceği mahalli haberleşme araçları ile yerel veya ulusal basında veya ilgili muhtarlıklarda duyurulur.

(3) Planların askıya çıkarıldığına ve askıdan indirildiğine dair tutanaklar ilgili birim amiri dahil iki imzalı olarak düzenlenir.

(4) Planlara itiraz, otuz günlük ilan süresi içinde idareye yapılır ve itirazlar idarece değerlendirilir. İdarenin karar merciince itirazların reddedilmesi halinde, planlar başkaca bir onay işlemine gerek kalmaksızın red kararı tarihinde kesinleşir. İtiraz olmaması halinde planlar askı süresinin sonunda kesinleşir.

(5) İtirazlar; askı süresinin dolduğu tarihten itibaren en geç otuz gün içinde ilgili idare karar merciine gönderilir ve en geç otuz gün içinde karara bağlanarak planlar kesinleşir.

(6) İlan ve askı süresinde yapılan itirazlar üzerine idarelerce, planlarda değişiklik yapılması halinde planın değişen kısımlarına ilişkin olarak yeniden ilan süreci başlatılır.

(7) Onaylanmış planlarda yapılacak revizyon, ilave ve değişiklikler de yukarıdaki usullere tabidir.

Şeklinde hükümler kurulmuştur.

              Ayrıca, 02.11.1985 tarih 18916 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren mülga İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in 9. Maddesinde (Orijinal Metin);

“Uygulama imar planlarının tamamı bir aşamada yapılabileceği gibi etaplar halinde de hazırlanabilir. Ancak, bu durumda etap sınırlarının varsa nazım planlar üzerinde gösterilmiş olması gerekir.

Uygulama imar planlarında, yapı adaları içinde imar parselleri gösterilir.

Uygulama imar planlarına uygun olarak parselasyon planları düzenlenir ve bu planlar imar planlarının ayrılmaz parçasıdır.”

Şeklinde hükümler kurulmuştur.

              1985 yılı itibariyle yürürlüğe giren mevzuat birleştirildiğinde;

Uygulama imar planlarının diğer bilgilerin dışında, yapı adalarını (içindeki imar parsellerini de gösterecek şekilde tanzimi zorunlu olarak) gösteren planlar olarak tanımlandığını anlayabiliriz.

Bu durumda da mülga İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in 9. Maddesinde (Orijinal Metin) yer alan “…Uygulama imar planlarına uygun olarak parselasyon planları düzenlenir…” ifadesi anlam kazanacaktır.

              Görülüyor ki, harita mühendisliği meslek disiplini açısından, uygulama imar planları;

  • (1985 yılı mevzuatı doğrultusunda), planlama birimi olarak yapı adaları içinde imar parsellerini gösterecek şekilde parseller geometrisi tanımlanmış bir imar adası şeklinde çizimlendirilmiş olmalı ve bir aylık askı ilanı sürecinden geçmek suretiyle onaylı hale gelmektedir.
  • (Yürürlükte olan mevzuat doğrultusunda), planlama birimi olarak bir imar adası ya da gerektiğinde parsel büyüklükleri, parsel cephesi ve derinliği belirtilmek suretiyle parseller geometrisi tanımlanmış bir imar adası şeklinde çizimlendirilmiş olabilir ve bir aylık askı ilanı sürecinden geçmek suretiyle onaylı hale gelmektedir.

Burada önemli olan nokta; planlama tekniğinde tekil bir imar adasının planlama adımı olarak tanımlanması ya da parseller geometrisi tanımlanmış bir imar adasının planlama adımı olarak tanımlanmasıdır.

Mülga Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği’nin 2.maddesinde “…Uygulama imar planlarında, parselasyon durumları ve bina kitleleri, bilhassa bu maksatla etüd edilerek, ölçüleri verilmediği takdirde, şematik olarak gösterilenler imar planlarının kayıtlarından sayılmazlar…” hükmü bulunmaktadır. Aksine kanıt yöntemi ile Yani ortada, parseller geometrisi, ölçüleri verilerek, gösterilen bir imar adası varsa bu gösterim imar planının kayıtlarından sayılacaktır.

Ölçülendirme nasıl olacak peki? Bu konu için yine mevzuata bakmamız lazım.

Mülga İmar Kanunu’nun 18.maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi İle İlgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin Tanımlar başlıklı 4.maddesinde;

“i-3) Uygulama Krokisi: Ada veya parsellerin zeminde belirtilmesi amacıyla paftası üzerinden alınan ölçüleri yazılarak düzenlenen krokidir.”

“k) Parselasyon Plânı: İmar plânının araziye uygulanmasından sonra yapılacak röleve ölçülerine göre boyut değiştirmeyen paftalar üzerinde çizilen, kesin parselasyon durumunu gösteren ve tapuya tescil işlemlerine esas alınan plândır.” Şeklinde tanımlandırılmıştır.

              Doğal olarak parseller geometrisi şematik olarak gösterilen bir imar adası, Uygulama Krokisi yapılarak zeminine aktarılıp röleve ölçüsü yapmak suretiyle de kesin parselasyon durumunu gösteren Parselasyon Planına dönüşürse imar planının kayıtlarından sayılacağı muhakkaktır. Ya da bir imar adası içinde parseller geometrisi planlama aşamasında ölçüleri de verilmek suretiyle gösterilmişse imar planının kayıtlarından sayılacaktır.

                  Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinin 5. maddesinin (7). fıkrası

" (7) Uygulama imar planlarında, parselasyon durumları ve bina kitle ölçüleri verilmediği takdirde, şematik gösterimler imar planlarının hükümlerinden sayılmazlar. "

hükmü bulunmaktadır. Aksine kanıt yöntemiyle; Uygulama imar planlarında parselasyon durumlarının ve bina kitle ölçülerinin verilebileceğini değerlendirebiliriz.

              Bu ne anlama geliyor?

              Planlama tekniği açısından bir imar adası tekil olarak üretilebileceği gibi ölçüleri de verilmek suretiyle parseller geometrisi tespit edilmiş şekilde de üretilebileceği öngörülüyor. Yani imar planında tekil imar adası veya parseller geometrisi ölçüleri ile tanımlanmış (Parselasyon Planı tanımlanmış) imar adası üretilebilir ve bu imar planının kayıtlarından sayılır.

3194 sayılı İmar Kanunu’nun 19.maddesi;

“Parselasyon planlarının hazırlanması ve tescili:

Madde 19 – İmar planlarına göre parselasyon planları yapılıp, belediye ve mücavir alan içinde belediye encümeni, dışında ise il idare kurulunun onayından sonra yürürlüğe girer. Bu planlar bir ay müddetle ilgili idarede asılır. Ayrıca mutat vasıtalarla duyurulur. Bu sürenin sonunda kesinleşir. Tashih edilecek planlar hakkında da bu hüküm uygulanır. Kesinleşen parselasyon planları tescil edilmek üzere tapu dairesine gönderilir. Bu daireler ilgililerin muvafakatı aranmaksızın, sicilleri planlara göre re ‘sen tanzim ve tesis ederler.” Şeklindedir.

              Parselasyon planının onay yetkisi ve kesinleşen parselasyon planının tescil yükümlülüğü bu madde ile tanımlanmak istenmiştir.

Hadi şimdi mevzuatı bütünleyerek ezber bozmaya başlayalım.

  1. Parselasyon Planı sadece 18.madde uygulaması esnasında düzenlenebilecek bir plan mıdır? Değilse ne zaman üretilebilir?
  2. Parselasyon Planı neden 1 aylık askı ilanına alınır?
  3. Parselasyon Planı bir planlama adımı mıdır? Yoksa bir uygulama adımı mıdır?
  4. Parselasyon Planı ile Parselasyon Haritası kavramları farklı mıdır?
  5. İmar Uygulaması olmaksızın Parselasyon Planı üretilebilir mi? Üretilebilirse hangi meslek disiplini yetkilidir?

Yukarıda sorduğumuz soruların sayısı çoğaltılabilir. Hadi bilgimiz yettiğince cevapları bulmaya çalışalım.

  1. Parselasyon Planı sadece 18.madde uygulaması esnasında düzenlenebilecek bir plan mıdır? Değilse ne zaman üretilebilir?

02.11.1985 tarih 18916 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren mülga İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in 9. Maddesinde (Orijinal Metin);

“Uygulama imar planlarında, yapı adaları içinde imar parselleri gösterilir. Uygulama imar planlarına uygun olarak parselasyon planları düzenlenir

Hükümleri yer almaktaydı.

Halen yürürlükte olan, 14.06.2014 tarih 29030 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 4.maddesinde Uygulama İmar Planı tanımlanırken gerektiğinde; parsel büyüklükleri, parsel cephesi ve derinliği”nin de belirlenebileceği hüküm altına alınmıştır. Bu tabir bildiğimiz Parselasyon Planıyla birebir örtüşmektedir. Yani bir imar adası planlanırken ada içindeki parsel geometrilerinin de belirlenebileceği bu maddede hüküm altına alınmıştır. Bu hükme göre Parselasyon Planı diye tabir ettiğimiz kavramın ürünü olan parsel büyüklükleri ve parsel derinlikleri planlama aşamasında da belirlenebilir durumdadır. Ayrıca Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği’nin 2.maddesinde “…Uygulama imar planlarında, parselasyon durumları ve bina kitleleri, bilhassa bu maksatla etüd edilerek, ölçüleri verilmediği takdirde, şematik olarak gösterilenler imar planlarının kayıtlarından sayılmazlar…” hükmü bulunmaktadır. Bu da Parselasyon Planının planlama adımında uygulanabileceğinin bir göstergesidir. (Aksine kanıt yöntemi)

Buradan hareketle; Parselasyon Planı’nın sadece 18.madde uygulaması esnasında düzenlenebilecek bir plan olmadığının, planlama adımı sırasında da üretilebileceğinin anlaşılması gerekir.

Yine; Parselasyon Planı Uygulama İmar Planı ile birlikte tanımlanmamışsa yetkili idarece planın onaylanması ve kesinleşmesi süreci sonrasında da herhangi bir zamanda yapılabileceğini bize anlatmaktadır.

Ayrıca, 02.11.1985 tarih 18916 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren mülga İmar Planlarının Yapımını Yükümlenecek Müellif ve Müellif Kuruluşlarının Yeterlilik Yönetmeliği’nin Plan Yapımı İşlerini Yükümlenecek Müelliflerde Aranacak Nitelikler başlıklı 6. Maddesinin E — Planlama işi başlıklı fıkrasında (Orijinal Metin);

Planlama işi ifadesi ile, çevre düzeni planları, büyük şehir bütünü nazım planları, imar planları ve bunlarda yapılan plan ilaveleri, plan revizyonu ile mevzii imar planlarının uygulama imar planlarına ait parselasyon planlarının düzenlenmesi işleri, bu planların incelenmesi, onaylanması işleri, planlamaların irdelenmesi işleri ve plan müelliflerinin değerlendirilme ve derecelendirilmesi işlerinin tümü anlaşılır. Planlama işinde çalışmış olmak ifadesi, yukarıda sayılan işlerin tamamını veya bir bölümünü kapsar.”

İfadelerine yer verilmekteydi.

Görüleceği üzere; Parselasyon Planı tabiri aslında iki katmanlı bir yapıyı tanımlamakta olup birinci katmanı “Parselasyon Planlarının Düzenlenmesi”, ikinci katmanı “Parselasyon Planlarının Uygulanması (Yapılması)” şeklinde anlaşılmalıdır.

  1. Parselasyon Planı neden 1 aylık askı ilanına alınır?

3194 sayılı İmar Kanunu’nun 19.maddesi İmar planlarına göre parselasyon planları yapılıp, belediye ve mücavir alan içinde belediye encümeni, dışında ise il idare kurulunun onayından sonra yürürlüğe girer. Bu planlar bir ay müddetle ilgili idarede asılır.” Hükmü bulunmaktadır. Esasen; Parselasyon Planı ile planlama aşamasında tekil olarak üretilen bir imar adası gelecekte alması öngörülen parsel dokusuna kavuşturulmak istenmektedir. Yapılan işlem ile uygulama imar planının hazırlanması aşamasında tekil bırakılan bir imar adası parsel büyüklükleri ve derinlikleri tanımlı hale getirilmektedir. Yani imar planı bir anlamda revize edilmektedir. İşte askı gerekçesi de tam olarak bu noktada devreye girmektedir. Çünkü 3. Şahıslar uygulama imar planı ilan edildiğinde ada içindeki parsel büyüklüklerinden haberdar olmamışlar, yapılan parselasyon planı ile tekil imar adası parsel geometrileri tanımlanmış imar adasına dönüştüğü için yeniden ilanen 3 şahısların bilgi ve itirazlarına bir ay süreyle sunulmuş olacaktır.

Ayrıca, hem 02.11.1985 tarih 18916 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren mülga İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in 20. Maddesinde (Orijinal Metin) yer alan; “Plan revizyon ve ilaveleri de bu bölümdeki esaslara tabidir.” Hükmü, hem de 14.06.2014 tarih 29030 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren ve halen yürürlükte olan Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 33.maddesinde (Orijinal Metin) yer alan; “Onaylanmış planlarda yapılacak revizyon, ilave ve değişiklikler de yukarıdaki usullere tabidir.” Hükmü parselasyon planının bir planlama adımını da kapsadığı tezimizi güçlendirmekte, planda değişikliğe gidildiği içinde askıya tabi hale geldiği anlaşılmaktadır.

  1. Parselasyon Planı bir planlama adımı mıdır? Yoksa bir uygulama adımı mıdır?

02.11.1985 tarih 18916 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren mülga İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in 9. Maddesinde (Orijinal Metin);

“Uygulama imar planlarında, yapı adaları içinde imar parselleri gösterilir. Uygulama imar planlarına uygun olarak parselasyon planları düzenlenir

Hükümleri yer almaktaydı.

Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 4.maddesinde Uygulama İmar Planı tanımlanırken gerektiğinde; parsel büyüklükleri, parsel cephesi ve derinliği”nin de belirlenebileceği hüküm altına alınmıştır. Bu tanımdan anlaşılan şey bir imar adasının parsel geometrilerinin ister şematik ister ölçülendirilmiş şekilde uygulama imar planının hazırlanması aşamasında yapılabilirliğidir. Hal böyle iken Parselasyon Planının sadece bir uygulama adımı olduğundan söz etmek çok mümkün görünmemektedir. Aksine hem bir planlama adımı olduğu, hem de bir uygulama adımını anlattığı mevzuatta açık olarak yazmaktadır.

02.11.1985 tarih 18916 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren mülga İmar Planlarının Yapımını Yükümlenecek Müellif ve Müellif Kuruluşlarının Yeterlilik Yönetmeliği’nin Plan Yapımı İşlerini Yükümlenecek Müelliflerde Aranacak Nitelikler başlıklı 6. Maddesinin E — Planlama işi başlıklı fıkrasında yer alan (Orijinal Metin);

Planlama işi ifadesi ile, çevre düzeni planları, büyük şehir bütünü nazım planları, imar planları ve bunlarda yapılan plan ilaveleri, plan revizyonu ile mevzii imar planlarının uygulama imar planlarına ait parselasyon planlarının düzenlenmesi işleri, bu planların incelenmesi, onaylanması işleri, planlamaların irdelenmesi işleri ve plan müelliflerinin değerlendirilme ve derecelendirilmesi işlerinin tümü anlaşılır. Planlama işinde çalışmış olmak ifadesi, yukarıda sayılan işlerin tamamını veya bir bölümünü kapsar.”

İfadesi, Parselasyon Planının aynı zamanda bir planlama adımını da içerdiğini göstermektedir.

  1. Parselasyon Planı ile Parselasyon Haritası kavramları farklı mıdır?

Parselasyon Planı teriminin net tanımı, 22.02.2020 tarih 31047 nolu Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Arazi ve Arsa Düzenlemeleri Hakkında Yönetmelik’in Tanımlar başlıklı 4. Maddesinde;

“l) Parselasyon planı: İmar Kanununun 18 inci maddesi hükümlerine ve uygulama imar planına uygun olarak imar parsellerinin oluşturulduğu, parselasyon planı açıklama raporu, parselasyon paftaları ile tescile esas belgeleri içeren uygulama dosyası ile bir bütün olan plandır.”

Şeklinde yapılmıştır.

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün 2023/4 sayılı genelgesinin 4.maddesinde Parselasyon Haritaları;

“İmar parselleri oluşturmak amacıyla 3194 Sayılı İmar Kanunu 18 inci maddesi veya bu maddeyle birlikte 2981 sayılı Kanunun Ek-1 inci maddesi hükümlerince resen yapılan ya da yaptırılan haritaları,” şeklinde tanımlandırılmıştır.

Buradan ne anlamamız gerekiyor?

Belediyesince Uygulama İmar Planı dayanağında oluşturulan Parselasyon Planı ile imar adasının içi de tanımlı hale (ister şematik ister ölçülendirilmiş şekilde parsel geometrileri anlamında) getirildiğinden bu Parselasyon Planının teknik uygulaması aşamasında bir Parselasyon Haritası üretilmelidir. Parselasyon Planı ile yapılan şey imar adasının parsel geometrilerinin tespiti, Parselasyon Haritası ile yapılan şey bunların ada parsel numarası verilmek suretiyle tescile konu hale getirilmesidir.

Bu yönüyle Parselasyon Planı ile Parselasyon Haritası farklı kavramlardır.

Pratikte; 18.madde uygulama dosyalarının içerisinde yer alan Parselasyon Planı adı altındaki belge 2 katmanlı bir belge olup hem Parselasyon Planını hem de Parselasyon haritasını içinde barındırmaktadır. ilk katman olan Parselasyon Planı (Planlamayı tanımlayan katman) imar adası içinde bir planlama detayı getirdiğinden 1 aylık askı ilanına alınır. Tescile konu olan şey ise Parselasyon Planı dayanağında üretilen Parselasyon Haritasıdır.

  1. İmar Uygulaması olmaksızın Parselasyon Planı üretilebilir mi? Üretilebilirse hangi meslek disiplini yetkilidir?

Bu sorunun birinci kısmını 1. Soruda yanıtladık.

Asıl soru ikinci kısım. Parselasyon Planını üretmeye hangi meslek disiplini yetkilidir?

Bu noktada gerçekten ezber bozan ve radikal bir söylemim olacak.

Kanaatimce;

02.11.1985 tarih 18916 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren mülga İmar Planlarının Yapımını Yükümlenecek Müellif ve Müellif Kuruluşlarının Yeterlilik Yönetmeliği’nin Plan Yapımı İşlerini Yükümlenecek Müelliflerde Aranacak Nitelikler başlıklı 6. Maddesinin E — Planlama işi başlıklı fıkrasında yer alan (Orijinal Metin);

Planlama işi ifadesi ile, çevre düzeni planları, büyük şehir bütünü nazım planları, imar planları ve bunlarda yapılan plan ilaveleri, plan revizyonu ile mevzii imar planlarının uygulama imar planlarına ait parselasyon planlarının düzenlenmesi işleri, bu planların incelenmesi, onaylanması işleri, planlamaların irdelenmesi işleri ve plan müelliflerinin değerlendirilme ve derecelendirilmesi işlerinin tümü anlaşılır. Planlama işinde çalışmış olmak ifadesi, yukarıda sayılan işlerin tamamını veya bir bölümünü kapsar.”

İfadesi, Parselasyon Planının aynı zamanda bir planlama adımını da içerdiğini göstermektedir.

Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 4.maddesinde Uygulama İmar Planı tanımlanırken gerektiğinde; parsel büyüklükleri, parsel cephesi ve derinliği” nin de belirlenebileceği hüküm altına alındığına göre ve imar planlarının müellifleri Şehir ve Bölge Planlama bölümü mezunu meslek disiplini olduğuna göre ister şematik ister ölçülendirilmiş olsun Parselasyon Planlarının, planlama katmanına dair işlemlerinin de Şehir ve Bölge Planlama meslek disiplinince üretilmesi gerekir. Ancak bu üretilen şey sadece plandır ve uygulama imar planının bir parçasıdır.

Bu plana dayalı uygulama ve parselasyon haritası üretimi ile tescile konu tüm evrakların üretimin de ise yetkili meslek disiplini harita mühendisliğidir.

              Sonuç olarak;

02.11.1985 tarih 18916 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren mülga İmar Planlarının Yapımını Yükümlenecek Müellif ve Müellif Kuruluşlarının Yeterlilik Yönetmeliği’nin Plan Yapımı İşlerini Yükümlenecek Müelliflerde Aranacak Nitelikler başlıklı 6. Maddesinin E — Planlama işi başlıklı fıkrasında yer alan (Orijinal Metin);

Planlama işi ifadesi ile, çevre düzeni planları, büyük şehir bütünü nazım planları, imar planları ve bunlarda yapılan plan ilaveleri, plan revizyonu ile mevzii imar planlarının uygulama imar planlarına ait parselasyon planlarının düzenlenmesi işleri, bu planların incelenmesi, onaylanması işleri, planlamaların irdelenmesi işleri ve plan müelliflerinin değerlendirilme ve derecelendirilmesi işlerinin tümü anlaşılır. Planlama işinde çalışmış olmak ifadesi, yukarıda sayılan işlerin tamamını veya bir bölümünü kapsar.”

İfadesi, Parselasyon Planının aynı zamanda bir planlama adımını içerdiğini göstermektedir.

22.02.2020 tarih 31047 nolu Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Arazi ve Arsa Düzenlemeleri Hakkında Yönetmelik’in Tanımlar başlıklı 4. Maddesinde;

“l) Parselasyon planı: İmar Kanununun 18 inci maddesi hükümlerine ve uygulama imar planına uygun olarak imar parsellerinin oluşturulduğu, parselasyon planı açıklama raporu, parselasyon paftaları ile tescile esas belgeleri içeren uygulama dosyası ile bir bütün olan plandır.”

İfadesi, Parselasyon Planının aynı zamanda bir uygulama adımını içerdiğini göstermektedir.

              Görülüyor ki; Parselasyon Planı terimi, içerisinde iki katmanlı bir çalışma tekniği barındırıyor.

Bunun ilk katmanı; ada bazında bırakılmış bir imar planının parsel bazına dönüştürülmesi için ölçülendirilmelerinin de yapıldığı planlama katmanı, (Parselasyon Planının Düzenlenmesi)

 

Bunun ikinci katmanı; parsel bazına döndürülmüş imar adalarında imar kanununun 18. Maddesi dayanağında yapılan uygulama katmanı, (Parselasyon Planının Uygulanması)

Parselasyon Planı ile ilgili bilgilerimizi ve mevzuatın öngördüğü işleyişi doğru analiz etmemiz gerekmektedir. Konunun meslek disiplinimizce yeniden ele alınması ve tüm yazılanların ışığında doğru bir işleyiş modelinin oluşturulması, soru işaretlerinin kaldırılması gerekmektedir.

Tüm dünyada olduğu gibi planlamanın esas amacının parsel üretmek değil gelecekteki yapılaşmayı, nüfus hareketlerini ve sosyal yaşamı planlamak olduğunun bilinmesi gerekiyor. Farklı bir yaklaşım tarzı ile kaleme aldığım bu makale ile amacım farklı bir pencere açmak.

       Gökhan DOĞRU

Uşak Kadastro Müdürlüğü

           20.01.2025

×
Haberdar Olun

Bloga abone olduğunuzda, sitede yeni güncellemeler olduğunda onları kaçırmamanız için size bir e-posta göndereceğiz.

Yapılara Kot Verilmesi
CİNS DEĞİŞİKLİĞİ İŞLEMİNDE YAPI KULLANMA İZİN BELG...