Kadastro Müdürlüklerimizin Teknik Arşivlerinin döküman ve arşiv yönetimi mantığı ile elektronik ortama aktarılması ve digital arşiv yönetimi konusunda uygulama önerisi


Nevzat İhsan SARI
Tapu ve Kadastro Başmüfettişi
Kadastro Müdürlüklerimizin Teknik Arşivlerinin döküman ve arşiv yönetimi mantığı ile elektronik ortama aktarılması ve digital arşiv yönetimi konusunda uygulama önerisi
Tapu Sicilinde yapılmakta olan işlemler neticesinde kütük sayfasına yapılan tesciller büyük zaman ve emek gerektirmektedir. Teknolojinin yoğun olarak kullanıldığı bu dönemde artık kütüğünde digital ortamda oluşturulması ve basılı olarak arşivlenmesi mümkün olup bu konuda bir uygulama önerisi sunulmuştur.
4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun 1003. maddesi “Bir taşınmazın kütüğe kaydı ve belirlenmesinde resmi bir ölçüme dayanan plan esas alınır. Planların nasıl hazırlanacağı tüzükle belirlenir.” hükmündedir. Bu madde hükmüne istinaden hazırlanan “Tapu Planları Tüzüğü” 27.08.2008 tarih ve 26980 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. 20 maddeden oluşan bu tüzük, kadastro tüzemize birtakım yenilikler getirmiştir. Bunlardan belli başlıları aşağıda maddeler halinde incelenmiştir.
Yenileme - Güncelleme çalışmalarına dair Nevzat İhsan SARI - (Tapu ve Kadastro Başmüfettişi) tarafından yapılan değerlendirme.
Lisanslı Harita Kadastro Mühendislik Büroları (LİHKAB’lar) kamu adına iş yapan bürolardır. Gerekli şartları sağlayan harita mühendislerine, almaya hak kazandıkları lisans belgesi ile kamu adına iş yapabilme yetkisi tanınmaktadır. Yaptıkları iş kamu hizmeti ve yürüttükleri faaliyetler kamusal faaliyettir.
Kentsel dönüşümün çözüm getirdiği problemli sahaların çeşitliliğinin kapsamlı olması nedeniyle bu doğrultuda dönüşüm sürecini yönlendiren mevzuat da benzer oranda kapsamlıdır. Projenin hedef ve amaçlarına göre aşağıda belirtilen mevzuat kentsel dönüşümün hukuksal çerçevesini çizmektedir.
Ülkemizde yürütülen kadastro yenileme çalışmaları 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendine göre yürütüldüğünden uygulamada yenileme çalışmaları “22/a uygulaması” olarak da tesmiye edilmektedir. Yenileme çalışmaları ‘Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilinde Gerekli Düzeltmelerin Yapılmasında Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik’ hükümlerine göre yürütülürken 25.10.2018 tarihli ve 30576 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan değişiklik ile Yönetmeliğin ismi “Kadastro Güncelleme Yönetmeliği” olarak değiştirilmiş, yapılan bu değişiklikle yenileme yönetmeliğinde köklü düzenlemeler yapılmış ve bu minvalde yenileme çalışmaları artık “kadastro güncelleme çalışmaları” olarak anılmaya başlanmıştır.
Taşınmazların cinsleri (vasıfları ya da nitelikleri) ilk tesis (kuruluş) kadastrosu sırasında kadastro ekiplerince doğrudan belirlenir ve belirlenen bu cinsler kadastro tutanakları ile sınırlandırma krokilerinde gösterilir.
Taşınmazların “arsa” vasfını kazanması ancak imar planlarının uygulanmasıyla mümkündür. Ülkemizde imar planlarının uygulanması 18. madde uygulamaları, talebe bağlı ayırma ve terk işlemleri ve kamulaştırmayla mümkün olmaktadır. Taşınmazların “arsa” vasfını kazanması için bu üç yolla imar planları hayata geçirilmeli ve kadastro parselleri imar planına uygun yapı yapmaya uygun parseller haline getirilmelidir.
4650 sayılı yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Yasası’nın "Yasak İşler ve Eylemler" başlığını taşıyan 31. maddesinin (b) bendine göre “Mahkemece 10. madde uyarınca yapılan tebligat, davet veya ilanen tebliğden sonra taşınmaz malın başkasına devir ve ferağ veya temliki” yasaklanmıştır. Kamulaştırmanın kesinleşmesinin ardından kamulaştırmayı yapan idarece yapılan bildirim üzerine şerhler sütununa “31/b” şerhi olarak ifade edilen şerh verilir ve taşınmazın kamulaştırıldığı yazılır.
Arsa düzenlemeleri sonucu üretilen parselasyon planlarının, tapuda tescile konu olması ve tescilden sonra da tapu planı kimliğini kazanmaları nedeniyle arsa düzenlemeleri hem kadastro müdürlüklerini hem de tapu müdürlüklerini doğrudan ilgilendirmektedir. Mevzuatta ve uygulamada ortaya çıkan darboğazlar tapu ve kadastro müdürlüklerini de sıkıntıya sokmaktadır. 18. madde uygulamalarının tapu ve kadastro müdürlükleri yönüyle yarattığı sorunların belli başlıları aşağıda ayrıntılı biçimde ele alınmıştır.
Damga Vergisinin takibi konusunda SHKM ve LİHKAB'ların sözleşmeleri gereği ödeyecekleri verginin Kadastro Müdürlükleri aracılığıyla takibinin yapılması konusu incelenmiştir.
Deprem felaketlerinde ilk akla gelen olgulardan biri de yıkılan konutların sorumlularının hesap vermesidir. Bu noktada hukuk sistemimize büyük ölçekte bakarak bir değerlendirme yapılması gerekmektedir.
Yaşadığımız acı günler sonrası, geleceğimize daha güzel şeyler miras bırakabilmek adına, bu günün yanlışlarını dile getirmek ve sorumluların, bir daha böylesine ihmallerinin oluşmaması için, hak ettiği cezalarını alabilmelerini sağlamak bir vatandaşlık görevidir.
Sorumluluk Hukuku ve Medeni Hukuk kapsamında SHKM'lerce yapılan taşınmaza dayalı iş ve işlemlerde ilgili idarelerce illiyet bağının öngördüğü Sözleşmenin aranması hukuki bir zorunluluktur.
Seçim döneminde sıkça dile getirilen anayasanın 101. maddesi değişikliğinin nasıl yapıldığına dair bir inceleme...